Türk Medeni Kanunu’na göre boşanma durumunda mal paylaşımı nasıl yapılır?


Türk Medeni Kanunu’na göre boşanma durumunda mal paylaşımı, çiftin evlilik birliği boyunca edindikleri malların nasıl paylaşılacağını düzenleyen hükümleri içermektedir. Bu hükümler, Türk Hukuku’nda “Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi” olarak adlandırılan bir sistem üzerine kurulmuştur. Bu sistem, çiftin mal rejimi sözleşmesi yapmamış olması durumunda uygulanır.

Boşanma durumunda mal paylaşımı süreci, eşlerin anlaşmalı boşanma veya çekişmeli boşanma gibi farklı yollarla gerçekleşebilir. Anlaşmalı boşanma durumunda eşler, mal paylaşımı konusunda anlaşmaya varmışlarsa, mahkemeye sunulan protokol üzerinde belirtilen hususlara göre hareket edilir. Çekişmeli boşanmalarda ise mahkeme, tarafları dinler ve gerekli delilleri değerlendirerek mal paylaşımı kararını verir.

Edinilmiş Malların Tanımı
Türk Medeni Kanunu, edinilmiş malları, evlilik birliği döneminde edinilen veya birikmiş malvarlığını ve kazançları ifade etmektedir. Bu kapsamda, evlilik birliğinin başladığı tarihten itibaren edinilen tüm malvarlığı unsurları, edinilmiş mallar olarak değerlendirilir. Özellikle şu unsurlar edinilmiş mal olarak kabul edilir: gayrimenkuller, taşınır mallar, hisse senetleri, para biriktirme hesapları, birikmiş tasarruflar veya diğer değerli varlıklar.

Mal Paylaşımının Yapılması
Boşanma durumunda mal paylaşımı için evlilik birliğinin sona erme tarihine bakılır. Evlilik birliği 01.01.2002 tarihinden önce kurulmuş ise, alışveriş değeri ve edinim zamanı temel alınarak eşlere paylar düşer. Payların hesaplanma işlemi, edinilmiş mallar üzerindeki hakların düzenlenmesiyle ilgili yasal düzenlemeleri içeren 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 230 – 232. maddelerine dayanır.

Evlilik birliği 01.01.2002 tarihinden sonra kurulmuş ise, mal paylaşımı Kanun’un 220-224. maddeleri uyarınca gerçekleştirilir. Bu düzenlemeye göre, edinilmiş malların değeri ve büyük oranda katılımcıların katkısı dikkate alınarak paylar belirlenir. Her bir eşin edinilmiş mallara olan katkısı, maddi ve manevi katkıları göz önüne alınarak değerlendirilir.

Payların Belirlenmesi
Mal paylaşımında, eşlerin edinilmiş mallara olan katkıları dikkate alınır. Maddi katkı, malvarlığının edinilmesi veya korunması için yapılan somut maddi harcamaları ifade eder. Manevi katkı ise emeğin veya ev işlerinin yapılmasını, çocuk bakımının üstlenilmesini, eğitim ve mesleki gelişim olanaklarının sağlanmasını ifade eder. Her iki katkı da eşler arasında yarıya bölünerek paylar belirlenir.

Evlilik birliği boyunca eşlerden birinin malvarlığı üzerindeki tasarrufları çoğunlukla diğer eşin zararına olduysa, mahkeme bu durumu değerlendirerek diğer eşe hakkaniyete uygun bir pay verebilir. Bu duruma “akdi tasarruf hakkının kötüye kullanılması” denir.

Mal Paylaşımının Yapılmaması Durumu
Mal paylaşımı, çiftlerin anlaşmalı boşanması veya mahkeme kararı ile gerçekleşir. Ancak bazı durumlarda mal paylaşımı yapılmayabilir. Örneğin, çiftler mal paylaşımı konusunda anlaşmaya varmış ve bu anlaşma noter tasdikli bir protokol ile belgelenmiş ise, mal paylaşımı işlemi tamamlanmış demektir. Ayrıca, boşanma davası devam ederken, eşlerden birinin ağır kusurlu davranışları nedeniyle diğer eş zarar görmüşse, zarar gören eş, tazminat talebinde bulunabilir ve mal paylaşımı yapmayabilir.

Sonuç olarak, Türk Medeni Kanunu’na göre boşanma durumunda mal paylaşımı, çiftin evlilik birliği boyunca edindikleri malların edinim zamanı ve paydaşların katkılarına göre belirlenen bir sistem üzerine kurulmuştur. Anlaşmalı boşanmalarda yapılan protokol veya mahkeme kararı, mal paylaşımının yapılmasında belirleyici olmaktadır.


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir