Türk idari yargısında yetki nereden kaynaklanır?


Türk idari yargısı, kamu idaresi ile vatandaşlar veya diğer tüzel kişiler arasındaki hukuki uyuşmazlıkları çözmekle görevli olan bir yargı alanıdır. Yetki ise, idari mahkemelerin bu uyuşmazlıkları çözebilme yeteneğinin kaynağını temsil eder. Türk idari yargısında yetki, kamu idaresinin faaliyetlerine ilişkin olarak yasalarla belirlenen kurallar tarafından düzenlenir.

Türkiye’de idari yargının yetkisini belirleyen en önemli hukuki metin, 1982 Anayasası’dır. Anayasa’nın 125. maddesi, idari yargının yetkisini ve görevlerini düzenlemektedir. Buna göre, idari yargı, idareyi denetleyici ve düzenleyici bir rol üstlenir ve kamu idaresinin eylem ve işlemlerini hukuka uygunluk açısından değerlendirir.

Idari yargının yetkisini belirleyen bir diğer önemli metin ise, Danıştay Kanunu’dur. Bu kanun, Danıştay’ın yetki alanını ve görevlerini açıkça belirler. Danıştay, Türkiye’deki en üst idari yargı organıdır ve devletin idari işleyişine ilişkin çeşitli konularda son karar merciine sahiptir.

Bununla birlikte, idari yargının yetki alanını belirleyen başka hukuki metinler de mevcuttur. Örneğin, İdari Yargılama Usulü Kanunu, idari mahkemelerin hangi konularda yetkili olduğunu düzenler. Ayrıca, çeşitli özel yasalar ve yönetmelikler de idari yargı yetkisini belirleyebilir.

Yetki, idari yargının iki ayrı temel kavramına dayanır: fonksiyonel yetki ve kişisel yetki. Fonksiyonel yetki, bir idari mahkemenin belirli konularda karar verebilme yeteneğini ifade eder. Örneğin, vergi mahkemeleri vergi uyuşmazlıklarını çözme yetkisine sahiptir. Kişisel yetki ise, bir idari mahkemenin belirli bir bölge veya ilçede hukuki uyuşmazlıkları çözebilme yeteneğini ifade eder.

Ayrıca, idari yargının yetkisi, idare ile vatandaş ya da tüzel kişiler arasındaki uyuşmazlığın konusuna ve tarafların niteliğine de bağlıdır. Örneğin, vatandaşların kamu idaresinin eylem ve işlemlerine karşı açtıkları iptal davaları, idari yargının yetkisine girerken, tüzel kişiler arasındaki uyuşmazlıklar idari yargıya başvurulamamaktadır.

Sonuç olarak, Türk idari yargısının yetki alanı, Anayasa, kanunlar, yönetmelikler ve diğer hukuki metinler tarafından belirlenmektedir. Yetkinin kaynağı, kamu idaresinin faaliyetlerine ilişkin olarak düzenlenen hukuki kurallardır. Vatandaşlar, idari yargıya başvurarak kamu idaresi ile olan uyuşmazlıklarını çözebilir ve hukuki haklarını savunabilirler.


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir