Tabii, aşağıda Türk Hukuku’nda aile konutu şerhi kavramının ne olduğunu ve nasıl işlediğini detaylı bir şekilde açıklayan bir içerik bulabilirsiniz:

Günümüzde, evlilik birliği içerisinde bulunan çiftlerin ortak yaşam alanını koruma amacıyla aile konutu şerhi uygulaması yapılmaktadır. Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 190/II maddesi uyarınca, bir ailenin konutunda bulunan taşınmaz malın, eşlerden birinin isteğiyle aile konutu şerhi koyma işlemi gerçekleştirilebilmektedir.

Aile konutu şerhi, evlilik birliği içerisindeki çiftin, ortak yaşam alanının korunması amacıyla taşınmaz mal üzerinde hak ve yükümlülükler getiren bir şerhtir. Bu şerh, evlilik birliği sürerken taşınmaz malın satış, ipotek, haciz gibi işlemlere karşı korunmasını sağlar. Bir anlamda, bu şerh ile taşınmaz mal, eşlerin birlikte kullanabileceği ve üzerinde tasarrufta bulunamayacağı bir mülkiyet haline gelir.

Aile konutu şerhi, Türk Medeni Kanunu’na ek olarak TMK’da tanımlanan aile konutu kavramını içermektedir. Aile konutu, evlilik birliği içerisinde çiftin birlikte yaşadığı ve aile düzeninin devamı için gereken mekândır. Türk Medeni Kanunu 186/II maddede aile konutunun eşlerin ortak faydasına ve aile birliğinin yararına olması gerektiği hükme bağlanmıştır.

Aile konutu şerhi koymak isteyen çiftler, tapu sicili müdürlüklerinde başvuruda bulunabilirler. Bu işlem sırasında tapu hakimine, neden aile konutu şerhi koyulması gerektiği belirtilerek başvuruda bulunulmalıdır. Eşlerden biri, evlilik birliğinin devam ettiğini ve aile konutunu korumak amacıyla şerh konulmasını talep etmelidir. Şerh işlemi için başvuru sırasında bazı belgelerin ibraz edilmesi gerekebilir. Bu belgeler, nüfus cüzdanları, evlilik cüzdanı, tapu belgesi gibi evraklar olabilir.

Aile konutu şerhinin koyma işlemi tamamlandığında, taşınmaz mal sahibi eş, aile konutu şerhinin varlığını bilerek ve taşınmaz mal üzerinde tasarrufta bulunma yetkisine sahip olmadığını kabul etmiş sayılır. Dolayısıyla, aile konutu şerhi koyulan taşınmaz mal üzerinde herhangi bir satış, ipotek, haciz gibi işlem yapılamaz. Eğer aile konutu şerhi koyulmuş olan taşınmaz mal satılacaksa, eşlerin mutabakatı ve mahkeme kararı gerekmektedir.

Aile konutu şerhinin tescil işlemi ile birlikte, taşınmaz mal sahibi eş, aile konutunun kullanım hakkına sahip olur. Ancak, TMK’ya göre aile konutunun kullanım süresi belirli değildir. Söz konusu süre, taşınmaz malın sahibi eşin aile konutu hakkını kullanma amacını terk etmesiyle sona erer. Ayrıca, aile konutu şerhi koymak isteyen çift, taşınmaz mal üzerindeki diğer ipotek gibi yükümlülüklerin temizlenmesini sağlamakla da yükümlüdür.

Sonuç olarak, aile konutu şerhi, evlilik birliği içerisindeki çiftlerin ortak yaşam alanını koruma amacıyla yapılan bir hukuki işlemdir. Bu şerh, taşınmaz malın sahibi eşin rızası ve mahkeme kararı olmaksızın satış, ipotek, haciz gibi işlemlere karşı korunmasını sağlar. Aile konutu şerhi işlemi, tapu sicili müdürlüklerinde başvurularak gerçekleştirilir ve taşınmaz mal sahibi eşin aile konutu kullanım hakkını korur.