Türkiye’de kişisel verilerin korunması, bireylerin özel hayatlarının dokunulmazlığını sağlayan önemli bir konudur. Türk Ceza Kanunu tarafından da koruma altına alınmış olan kişisel verilerin korunması, bireysel hak ve özgürlüklerin temel bir unsurudur. Bu nedenle, kişisel verilerin korunması suçu da oldukça ciddiye alınmalıdır.
Türk Ceza Kanunu’nun 135. maddesinde, kişisel verilerin hukuka aykırı olarak kaydedilmesi, ele geçirilmesi, yurt içinde veya yurt dışında paylaşılması veya veriler üzerinde hukuka aykırı herhangi bir şekilde işlem yapılması durumu suç olarak tanımlanmıştır. İşte bu maddenin ayrıntılarına daha yakından bakalım:
1. Kişisel Verilerin Hukuka Aykırı Olarak Kaydedilmesi
Bu suçun işlenmesi, kişisel verilerin hukuka aykırı biçimde kaydedilmesi anlamına gelir. Örneğin, bir kişinin izni olmadan telefonunda veya bilgisayarında kaydedilen bir telefon görüşmesi veya mesaj, bu suçun unsurlarını oluşturabilir.
2. Kişisel Verilerin Hukuka Aykırı Olarak Ele Geçirilmesi
Bu suç, kişisel verilerin izinsiz bir şekilde ele geçirilmesini ifade eder. Örneğin, bir kişinin rızası olmadan kişisel verilerinin başkası tarafından kopyalanması veya çalınması bu suçun kapsamına girer.
3. Kişisel Verilerin Hukuka Aykırı Olarak Yurt İçinde veya Yurt Dışında Paylaşılması
Bu suç, kişisel verilerin izinsiz bir şekilde başkasıyla paylaşılmasını içerir. Kişisel verilerin kanuna aykırı biçimde sosyal medya, internet siteleri veya diğer iletişim kanalları üzerinden paylaşılması, bu suçu oluşturabilir.
4. Kişisel Veriler Üzerinde Hukuka Aykırı İşlem Yapılması
Bu suç, kişisel veriler üzerinde hukuka aykırı işlemler yapılması anlamına gelir. Kişisel verilerin izinsiz olarak değiştirilmesi, yok edilmesi veya başka bir amaçla kullanılması, bu suçun kapsamına girer.
Kişisel verilerin korunması suçu, Türk Ceza Kanunu’nda belirtilen şartlar altında işlendiği takdirde cezai yaptırımı olan bir suçtur. Suçun unsurlarının oluşması halinde, suçu işleyen kişi hakkında Türk Ceza Kanunu’nda öngörülen cezalar uygulanabilir.
Sonuç olarak, Türk Ceza Kanunu’nda kişisel verilerin korunmasına ilişkin suçlar, özel hayatın gizliliği prensibine uygun olarak düzenlenmiştir. Bu suçlar, kişisel verilerin kötüye kullanılmasını ve hukuka aykırı biçimde kullanılmasını engellemeye yönelik önemli hükümleri içermektedir. Kişisel verilerin korunması suçlarına ilişkin hukuki düzenlemeler çok ciddiye alınmalı ve bireylerin özel hayatlarına saygı gösterilmesi için gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir.