Türk Ceza Kanunu’na göre kişisel verilerin korunması suçu nasıl düzenlenmiştir?


Türkiye’de kişisel verilerin korunması suçu, Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında düzenlenmiştir. Bu suç, kişisel verilerin hukuka aykırı şekilde kaydedilmesi, işlenmesi, ifşa edilmesi veya veri sorumlusu veya veri işleyen tarafından yetki olmaksızın ele geçirilmesi durumlarını kapsar.

Türk Ceza Kanunu’nun 135. maddesine göre, kişisel verileri hukuka aykırı olarak kaydetmek, işlemek, ifşa etmek veya yetkisiz olarak ele geçirmek suçtur ve bu fiiller, kişilik haklarına saldırı anlamına gelir. Kişisel veri; kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgiyi ifade eder. Örneğin, isim, soyisim, doğum tarihi, TC kimlik numarası, adres, telefon numarası, e-posta adresi gibi bilgiler kişisel verilerdir.

Kişisel verilerin hukuka aykırı şekilde kaydedilmesi veya işlenmesi, bu verilere yetkisiz kişilerin erişebileceği şekilde sunulması veya kişisel verilerin yetkisi olmayan bir şekilde ele geçirilmesi gibi durumlar, kişisel verilerin korunmasını ihlal eder ve TCK’ya göre suç teşkil eder.

Bu suçu işleyen kişilere, TCK’nın ilgili maddelerine göre cezai yaptırımlar uygulanır. Kişisel verilerin hukuka aykırı kaydedilmesi veya işlenmesi durumunda, fail hakkında 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası verilebilir. Kişisel verilerin ifşa edilmesi veya veri sorumlusu veya veri işleyen tarafından yetki olmaksızın ele geçirilmesi durumunda ise, fail hakkında 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası verilebilir.

Kişisel veri koruma suçlarına ilişkin olarak Türk Ceza Kanunu’nun 136. maddesi de önemli bir düzenleme içerir. Bu maddeye göre, kamu görevlisinin kişisel verileri hukuka aykırı olarak elde etmesi veya ifşa etmesi durumunda, ceza artırımı uygulanır. Hapis cezası süresi artırılarak, 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası verilebilir.

Kişisel verilerin korunması, günümüzde büyük önem taşıyan bir konudur. TCK’da bu alanda düzenlemelerin yapılması, kişisel verilerin gizliliğinin korunması ve hukuka uygun bir şekilde işlenmesi için bir güvence sağlamaktadır. Bu sayede, bireylerin mahremiyetlerinin korunması ve kişisel verilerin yetkisiz erişimlere karşı korunması amaçlanmaktadır.

Sonuç olarak, Türk Ceza Kanunu’nun kişisel verilerin korunması suçu ile ilgili maddeleri, kişisel verilerin hukuka aykırı kaydedilmesi, işlenmesi, ifşa edilmesi veya yetkisiz olarak ele geçirilmesi durumunda uygulanır. Bu suçlara ilişkin cezai yaptırımlar, verilerin gizliliği ve mahremiyetinin korunmasını sağlamak amacıyla düzenlenmiştir.


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir