Teminat ve kefalet sözleşmeleri, bir kişinin veya kurumun yükümlülüklerini yerine getirememesi veya zarara uğraması durumunda, diğer bir kişi veya kurumun bunun yerine getirilmesini veya zararın tazmin edilmesini garanti eden sözleşmelerdir. Bu sözleşmeler genellikle alacaklıların güvencesini sağlamak için kullanılır.
Teminat ve kefalet sözleşmeleri, genellikle bir teminat mektubu veya bir kefalet mektubu şeklinde düzenlenir. Teminat mektubu, alacaklıya, borçlunun herhangi bir yükümlülüğünü yerine getirmemesi durumunda mektubun bedelini ödeyeceğini taahhüt eden banka veya finans kuruluşu tarafından verilir. Kefalet mektubu ise, bir kişinin veya kurumun borçlu tarafından yerine getirilemeyen bir yükümlülüğünü yerine getirme taahhüdünü taşıyan bir belgedir.
Teminat ve kefalet sözleşmeleri, belirli bir süre veya belirli bir olayın gerçekleşmesi üzerine sona erer. Sözleşme tarafı olan alacaklı, borçlunun yükümlülüğünü yerine getirmesini talep ederse, teminat veya kefalet sözleşmesi sona erer. Bu durum, borçlunun borcunu ödemesi veya taahhüdünü yerine getirmesiyle gerçekleşebilir. Alacaklı, teminat veya kefalet mektubunu kullanarak talepte bulunur ve borcun ödenmesi veya yükümlülüğün yerine getirilmesi durumunda belgeyi iade eder. Böylece, sözleşme sona ermiş olur.
Teminat veya kefalet mektubu süresi dolmuş ise, sözleşme sona erebilir. Bu durumda, alacaklı, mektubun süresinin dolduğunu bildirir ve mektubun kullanılmasını istemezse, sözleşme sona erer. Ancak, sözleşmede belirtilen süre dolmamış ise, alacaklı, teminat veya kefalet mektubunun süresinin dolmasını beklemek zorunda kalabilir.
Teminat veya kefalet sözleşmesinin sona ermesi, belirli haklar ve yükümlülükler beraberinde getirir. Öncelikle, borçlu, sözleşme sona erdiği için artık teminat veya kefalet mektubunu kullanma hakkına sahip değildir. Alacaklıya ödemeyi yapmak veya yükümlülüğü yerine getirmekle yükümlüdür. Borçlu, sözleşme gereği bir yaptırım altındaysa, bu yaptırımı yerine getirmek zorundadır.
Diğer taraftan, alacaklı, teminat veya kefalet mektubunu kullanarak ödeme talebinde bulunabilir veya yükümlülüğün yerine getirilmesini talep edebilir. Mektubun süresi dolmamış ise, mektubun süresinin dolmasını beklemek zorunda kalabilir veya mektubu belirtilen süre içinde kullanmalıdır. Bu durumda, teminat veya kefalet mektubunun kullanılması sonucunda, mektubun bedeli alacaklıya ödenir.
Sonuç olarak, teminat ve kefalet sözleşmeleri, belirli bir süre veya olayın gerçekleşmesi üzerine sona erer. Sözleşmenin sona ermesi, borçlunun yükümlülüğünü yerine getirmesi veya alacaklının teminat veya kefalet mektubunu kullanmasıyla gerçekleşir. Bu durumda, borçlu yükümlülüğünü yerine getirmiş olurken, alacaklı teminat veya kefalet mektubunu kullanarak ödeme talebinde bulunur. Sözleşmenin sona ermesiyle birlikte belirli haklar ve yükümlülükler devreye girer ve taraflar arasında hukuki sonuçlar ortaya çıkar.