İdari yargıda mahkeme kararlarına itiraz etmek, vatandaşların haklarını korumak ve hukuka uygun bir şekilde adaletin sağlanmasını sağlamak için önemli bir süreçtir. Bu süreç, vatandaşların mahkeme kararlarına karşı itiraz edebilecekleri yol ve yöntemleri içerir. İşte Türk idari hukuk sisteminde mahkeme kararlarına itiraz etmek için izlenebilecek adımlar.

İdari yargı, kamu idaresinin eylem ve kararlarının hukuka uygunluğunu denetlemekle görevli olan hukuk koludur. İdari yargı organları, idari mahkemeler ve Danıştay’dan oluşur. İdari yargıda verilen kararlara itiraz etmek için izlenebilecek yollar şunlardır:

1. İstinaf Yoluyla İtiraz:

İlk derece idari mahkemelerin verdiği kararlara karşı itiraz edebileceğiniz yol, istinaf yoludur. İstinaf, Türkiye’de 2017 yılında kabul edilen yeni Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile hayata geçirilen bir itiraz yolu olarak tanımlanmaktadır. İstinaf başvurusu, davaya bakan idari mahkemenin verdiği kararın temyiz edilmesi anlamına gelir. İstinaf yoluna başvurmak için idari mahkemenin verdiği karar kesin karar olmalı ve kararın değerlendirilmesi gereken hukuki bir konu bulunmalıdır.

İstinaf başvurusu, idari mahkemenin verdiği kararın usul yönünden doğru olduğunu, hukuka uygun olduğunu veya hukuki değerlendirmelerin yerinde olduğunu ispatlamayı amaçlar. İstinaf başvurusu, Ankara ve İstanbul illerinde bulunan İstinaf Mahkemelerine yapılır. İstinaf Mahkemeleri, idari mahkemelerin verdiği kararları inceleyerek kararı onaylayabilir, bozabilir veya değiştirebilir.

İstinaf yolunda yapılacak başvurunun geçerli olabilmesi için bazı kriterlerin yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu kriterlere uygun olan başvurular değerlendirilir ve gerekli incelemeler yapılarak karar verilir. İstinaf yoluyla verilen karar, kesinleşir ve bu noktada itiraz edilecek başka bir yargı yoluna başvurma hakkı bulunmaz.

2. AYM’ye Bireysel Başvuru:

Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi (AYM), Türkiye’deki bireylerin Anayasa’nın hak ve özgürlüklerini düzenleyen maddelerine aykırı eylem ve kararlar için başvuruda bulunabileceği bir yargı organıdır. AYM’ye bireysel başvuru yaparak, idari mahkemelerin verdiği kararların Anayasa’ya uygunluğunu denetletme hakkına sahip olabilirsiniz.

AYM’ye bireysel başvuru yapabilmek için öncelikle idari yargı yolunun tüketilmiş olması gerekmektedir. Yani önce idari mahkemede karar alınmış ve bu kararın istinaf yoluyla da sonuçlanmış olması gerekmektedir. Bu başvurunun süresi, kararın size tebliğ edildiği tarihten itibaren başlar ve genellikle 60 günlük bir süreyi kapsar.

AYM’ye yapılan başvurularda, başvuru formunun eksiksiz ve doğru bir şekilde doldurulması, başvuruda bulunan kişinin mağduriyetine neden olan olayın detaylı bir şekilde anlatılması önemlidir. Başvurudan önce avukat desteği almanın faydalı olacağı unutulmamalıdır.

3. İçtihat uyuşmazlıklarında Yargıtay Başkanlığına Başvuru:

İdari mahkemelerin verdiği kararlara karşı yapılan içtihat uyuşmazlıklarında ise Yargıtay Başkanlığına başvuru yapılabilir. İçtihat uyuşmazlıkları, aynı sorun hakkında farklı idari mahkemelerin farklı kararlar vermesi durumunda ortaya çıkar. Bu durumda, kararların birbirine aykırı olduğunu kanıtlayarak Yargıtay Başkanlığına başvuruda bulunabilirsiniz.

Yargıtay Başkanlığı, içtihat uyuşmazlıklarını çözmek amacıyla İçtihat Birleştirme Kurulu’nu oluşturmuştur. İçtihat Birleştirme Kurulu, idari mahkemelerin verdiği kararları değerlendirerek farklı kararları birleştirme veya aykırı olanları düzeltme yetkisine sahiptir. İçtihat Birleştirme Kararları, diğer idari mahkemelerin bağlayıcı özelliği bulunmaktadır.

Sonuç olarak, idari yargıda verilen kararlara itiraz etmek için istinaf yoluna başvurmak, AYM’ye bireysel başvuru yapmak veya içtihat uyuşmazlıklarında Yargıtay Başkanlığına başvurmak gibi seçeneklere sahipsiniz. Hangi yolu izleyeceğinizi belirlerken dava konusunu, mevcut kanunları ve mahkeme kararlarını dikkate almanız önemlidir. Bu süreçte, hukuk danışmanlığı almanız da sizin lehinize olacaktır.