İdari işlemlerde sürelerin hesaplanması nasıl yapılır?


İdari işlemlerde sürelerin hesaplanması, başvuru yapılan kurumun veya idarenin işleyişine ve özel hukuk işlemlerinden farklılık gösterebilir. Bu makalemizde, Türk idari hukuk sisteminde sürelerin hesaplanmasına dair detaylı bir bilgilendirme sunacağız.

İdari işlemlerde süreler, işlem yapılacak kurumun duyuru, inceleme, değerlendirme, karar verme gibi adımlarını içerir. Süreler, idarenin hareketlerine göre belirlendiği için, başvuru yapılan idarenin özel kanunlar ve yönetmeliklerle belirlenen prosedürlerine uygun olarak hesaplanmalıdır.

Türk idari hukukunda sürelerin hesaplanmasında genel olarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılama Usulleri Hakkında Kanun gibi mevzuatlar dikkate alınır.

Sürelerin hesaplanmasında kullanılan bazı hukuki terminolojileri aşağıda açıklamak istiyorum:

1. İşgünü: Haftanın 5 günüdür (Pazartesi-Cuma). Resmi tatiller ve bayram günleri işgünü olarak kabul edilmez.

2. Süre: Belirli bir başlangıç ile bitiş noktası arasında geçen zaman dilimidir.

3. Bildirim: İdarenin bir karar veya talimatını başvuru sahibine ilettiği işlemi ifade eder.

4. Basit Süre: İdari bir işlemin başvuruya tebliğinden, başka bir ifadeyle bildirildiği günden itibaren işlem süresidir. Bu süre genellikle 15 gün olarak uygulanır.

5. Resen Süre: Bir işlem veya sürecin başlangıcından,itibaren işlem süresidir. Örneğin, bir belgenin idarece tebliğ edildiği günden itibaren yasal süre başlar.

Sürelerin hesaplanmasında dikkate alınan genel prensipler şunlardır:

1. Sürenin başlangıcı: Süre, işlem veya belgenin tebliğ edildiği veya başvurunun yapıldığı gün başlar. Eğer başlangıç noktası yazılı bir bildirimle yapılmışsa, başvuru sahibine bildirilen tarihten itibaren süre başlar.

2. Sürenin sona ermesi: Sürenin son günü, işin yapıldığı idaredeki çalışma saatleri sonunda tamamlanır. Çalışma saatleri genellikle 09.00-18.00 arasında olup, resmi tatillerde süreler askıya alınır ve tatili takip eden ilk iş gününde süreler devam eder.

3. Sürenin uzatılması: İdarenin takdirinde, yoğunluk veya özel durumlar nedeniyle süreler uzatılabilir. Ancak bu durum, bildirim veya başvuru yapmaksızın otomatik olarak gerçekleşmez. Başvuru sahibi, süre uzatılmasını talep etmek için idareye başvurmalıdır.

Örnek olarak, bir kişi bir mahkemede dava açma sürecini takip etmek istediğinde, başvuracağı mahkeme 15 gün içinde dava açma dilekçesini idareye sunmasını talep edebilir. İşlem başvuru sahibine 24 Mayıs tarihinde tebliğ edildiyse, başlangıç noktası 24 Mayıs, süre bitiş noktası ise 8 Haziran’dır. Sürenin son günü 8 Haziran’da tamamlanır ve eğer başvuruyu 8 Haziran’dan sonra sunarsa, işlem geçersiz sayılabilir.

Sonuç olarak, idari işlemlerde sürelerin hesaplanması önemli bir adımdır ve Türk idari hukukunda belirli kanun ve mevzuatlara uyularak gerçekleştirilir. Başvuru sahipleri bu sürelerin hesaplanması ve takibi konusunda dikkatli olmalı ve gerektiğinde profesyonel yardım almalıdır. Herhangi bir işlemde süre hesaplamasında yaşanan hatalar, başvuru sahibinin hak kaybına uğramasına neden olabilir. Bu nedenle süre hesaplamalarına dikkat edilmesi büyük önem taşımaktadır.


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir