İdare Hukuku’nda keyfiyet ve takdir yetkisi arasındaki fark nedir?


İdare Hukuku’nda keyfiyet ve takdir yetkisi, idarenin görev ve işlemlerini yerine getirirken kullanabileceği yetkileri ifade eder. Her ikisi de idarenin hareketlerini düzenlerken geniş bir esneklik sağlar, ancak bu yetkilerin kullanımı arasında bazı farklılıklar vardır.

Keyfiyet Yetkisi:
Keyfiyet yetkisi, idarenin mevcut mevzuat kurallarına uymadan, tamamen ona ilişkin kriterlere, insiyatif ve değerlendirmelere dayanarak bir harekette bulunabilme yetkisidir. Keyfiyet, idarenin kararında nesnel ve objektif kriterler yerine, idarenin keyfi tercihlerine ve takdirine dayanmasını ifade eder.

Keyfiyet yetkisi, idarenin belirli bir durumu değerlendirirken takdir yetkisi ile birlikte kullanılabilir. Bununla birlikte, keyfiyet yetkisi idarenin sınırları ve yükümlülükleri nedeniyle yasalarla sınırlıdır ve idarenin yapabileceği her türlü eylem keyfi hareketlerle sınırlı değildir. Keyfiyet yetkisine dayalı bir hareket, yasa veya mevzuatta net bir kural olmadığı durumlarda veya mevcut kuralların uygulanması veya yükümlülükleri yerine getirme konusunda esneklik gerektiren durumlarda ortaya çıkabilir.

Takdir Yetkisi:
Takdir yetkisi ise idarenin yasa ve mevzuatta belirtilen kurallara uygun olarak belirli bir durumu değerlendirebilme yetkisidir. Yasa veya mevzuat, idarenin takdir yetkisini kullanabileceği durumları belirtir ve bu durumlar genellikle yasal boşluklar, belirsizlikler veya yorumlarla ilgili olabilir.

Takdir yetkisi, keyfiyetten farklı olarak, idarenin hareketlerinin objektif kriterlere ve belirlenmiş hukuki standartlara dayanmasını gerektirir. Yani, idare, takdir yetkisini kullanırken yasaların öngördüğü amaçları gözetmeli ve hukuka uygun bir şekilde hareket etmelidir. Ayrıca, idarenin takdir yetkisini kullanırken eşitlik ilkesine, hakkaniyete ve mevzuatta belirtilen kamu yararı prensiplerine de uygun davranması beklenir.

Sonuç olarak, keyfiyet ve takdir yetkileri arasındaki temel fark, idarenin hareketlerinde objektif kriterlere veya idarenin kendi takdirine dayanmasıdır. Her ikisi de idarenin yasa ve normlara uygun bir şekilde hareket etmesini gerektirir, ancak takdir yetkisi daha kurumsal bir yaklaşımı ifade ederken, keyfiyet yetkisi daha bireysel ve esnek bir yaklaşımı ifade eder.


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir